Earn, Gain ve Win Arasındaki Fark
Bu üç kelime en geniş anlamı ile kazanmak anlamında kullanılır. Fakat aralarında ince farklılıklar vardır.Earn
"Earn" kazanmak, yapılan bir işin karşılığında kazanılan bir şey (para, maaş, promosyon vb.)
He earned a promotion through hard work.
(Sıkı çalışma yoluyla terfi kazandı / elde etti).
He has a very good job, he earns 10.000 usd per month.
Gain
"Gain" kazanç elde etmek, bir şeyi artırmak, geliştirmek veya bir çaba sonucu elde etmek
He has a very good job, he earns 10.000 usd per month.
(Çok iyi bir işi var, ayda 10.000 USD kazanıyor.)
"Gain" kazanç elde etmek, bir şeyi artırmak, geliştirmek veya bir çaba sonucu elde etmek
Students will gain competence in a wide range of skills.
(Öğrenciler çok çeşitli becerilerde yeterlilik kazanacaklar.)
The baby is quickly gaining strength in her legs. (Bebek bacaklarında hızla güç kazanıyor.)
She has gained their respect through hard work.
She has gained their respect through hard work.
(O, onların saygısını sıkı çalışmalarla kazanmıştır.)
Win
Bir yarışma, maç, seçim veya kur’ada kazanmak
Ödül kazanma durumunda win kullanılır. (örneğin, win a(n) medal/prize/award)
I am sure he will win the game.
Ödül kazanma durumunda win kullanılır. (örneğin, win a(n) medal/prize/award)
I am sure he will win the game.
(Eminimki o oyunu kazanacak.)
He won the Nobel Prize for Peace.
(O, Nobel Barış Ödülü'nü kazandı.)
He won the Nobel Prize for Peace.
(O, Nobel Barış Ödülü'nü kazandı.)
All contestants want to win the gold medal.
(Tüm yarışmacılar altın madalya kazanmak ister.)