PARAGRAFTA VURGU VE BİÇİM
(TONE AND ATTITUDE)
Yazar duygularını ve düşüncelerini paragrafın içine katar. Bazen düşüncesini paragrafın bir bölümünde değil de paragrafın bütününde izah eder ve sizden bunu düşünmenizi ister. Büyük çoğunlukla okuma parçaları size bilgiyi olumlu bir şekilde sunar ve yazarın düşüncesi tarafsızdır. Paragraftaki vurgu bilgi vericidir. Ama bununla birlikte, bazı paragraflarda yazar konu hakkında hislerini ya da düşüncelerini karşılaştırarak sunar. Bu durumda sizin yazarın duygularını ve görüşlerini ifade eden kelimelere bakmanız gerekir. Bu tür kelimeleri tanımanız sizin paragraftaki vurgu ve biçim ile ilgili soruları kolayca cevaplamanızı sağlar.
From the passage we can conclude that the narrator.............
Which of the following best describes the author's attitude toward punishment in the passage?
The passage emphasizes the point that....
In this paragraph the writer focus on.........
..........the idea put forward in the passage...................
.........which the narrator describes in the passage............
The author is complaining about............
The author of the passage warns cinema-goers that...............
The writer believes that the whalers' argument is...............
The idea supported in the passage is.................
I will never forget my first visit to Lascaux. It was a terribly hot July day in 1949, and I was 11 years old. My parents had decided to show me this prehistoric painted cave that had been discovered nine years earlier, and about which there was still so much talk. A newly built road let to the cave near Montignac in southwest France, and there we found a country fair atmosphere. There were buses, hundreds of visitors and people selling ice cream and postcards. There were long lines to buy tickets, long lines to enter the cave. I recall the smell of the pine trees and how many visitors suffered from the heat. After a long wait my parents and I passed through a monumental bronze door and into the semidarkness. We went down the stairs into the large chamber called the Han of the Bulls, which was 17 meters long, 7 meters wide and 6 meters high. The guide's flashlight lit the walls. Suddenly all around was a great parade of animals; the big bulls, the black horses, and red and black deer.
The cave which the narrator describes in the passage............ .
A) had not yet become a tourist attraction
B) was largely visited by local people
C) presents a vivid picture of what life was like in prehistoric times
D) had been open to the public for several decades
E) contained a great many wall paintings dating back to very ancient times
Soru kökünün yazarın paragrafta tanımladığı mağaranın özelikleri ile ilgili olduğunu anlıyoruz. Paragrafta yazar onbir yaşında iken asla unutamayacağı Lascaux gezisini ve izlenimlerini anlatıyor. Ailesinin ona tarih öncesi çağlara ait, dokuz yıl öncesinden keşfedilmiş bir mağaraya götürmeye karar verdiğini ve orada paragrafın sonunda belirttiği gibi duvarların üzerinde o çağlara ait resimlerin bulunduğunu ifade etmektedir. Mağaranın özeliklerini paragrafa göre tanımlayan “E” şıkkıdır.
EXMP:
Narrowly defined, fitness refers to the characteristics that enable the body to perform physical activity. These characteristics include flexibility of the joints, strength and endurance of the muscles, including the heart muscle, and a healthy body composition. A broader definition of fitness is the ability to meet routine physical demands with enough reserve energy to rise to a sudden challenge. This definition shows how fitness relates to everyday life. Ordinary tasks such as carrying heavy suitcases, opening a stuck window, or climbing four flights of stairs, which might strain an unfit person, are easy for a fit person. Still another definition is the body's ability to withstand stress, meaning both physical and psychological stresses. These definitions do not contradict each other; all three describe the same wonderful condition of the body.
The idea of fitness put forward in the passage..............
A) seems rather outdated and controversial
B) is complicated and contradictory
C) seems to ignore the ability to withstand stress
D) relates more to the sports enthusiasts than to ordinary people
E) includes not only physical fitness, but also the psychological one
Soru kökünde paragrafta formda kalma ile ilgili ileri sürulen düşünce sorulmaktadır. Bu düşünce, kişinin formda kalma özelikleri ile ilgili olan paragrafımızda çeşitli tanımlamalarla yapılmıştır. Altı çizili olan cümlede bir diğer tanımlamada vücudun kabiliyetinin strese dayanıklı olabilmesinin hem fiziksel hemde psikolojik strese dayanmak anlamına geldiği ifade edilmektedir. Ve bahsi edilen tanımlamaların birbirleriyle çatışmadığını ve vücudun ayni muhteşem kondisyonunu tanımladığını ifade eden son cümle bütün paragrafın düşüncesini desteklemektedir. Bütün bunları ifade eden şık “E” şıkkıdır.
EXMP:
The primitive story-teller, free from all considerations of form, simply told a tale. "Once upon a time", he began, and proceeded to narrate the story to his listeners, describing the characters when necessary, telling what they thought and felt as well as what they did, and adding comments and ideas of his own. The modern fiction writer is artistically more self-conscious. He realizes that there are many ways of telling a story; he decides upon a method before he begins, and may even set up rules for himself. Instead of telling the story himself, he may let one of his characters tell it for him; he may tell it by means of letters or diaries; he may confine himself to recording the thoughts of just one of his characters.
One important point made in the passage is that a modern writer, before he starts to write, … .
A) rarely thinks about the background of his story
B) chooses the main characters for his story
C) often decides exactly how he is going to tell his story
D) must make himself familiar with the period he is writing about
E) must decide which character can best tell the story
Paragrafımız ilk hikayecilerle modern olanların arasındaki karşılaştırma ile ilgilidir. Soru kökü modern hikayecilerle ilgili olduğundan dolayı, doğrudan onlarla ilgili bölümü dikkate almamız gerekli. Modern hikayecilerle ilgili bir çok nokta beliritilmiştir, ancak sorumuzda da bu noktalardan biri bizden istenmektedir. Bunlardan bir tanesi yazar hikayeye başlamadan önce yazacağı hikayenın biçimi hakkında karar vermesidir. Bu ifade “C” şıkkında var.
EXMP:
Nonfiction, unlike fiction, is based on real people and real events and presents factual information. A writer of nonfiction often sets out with a certain purpose in mind and directs the writing to a certain intended audience. For example, the writer may set out to explain, to persuade, or to entertain. The writer may direct the essay towards people already familiar with the subject or people who have little or no knowledge of it. You will gain more from reading nonfiction if you examine the techniques the writer uses to accomplish the purpose, the support the writer uses to back up the main idea, and the way the writer arranges the supporting information.
The point is made in the passage that, when reading nonfiction, it can be useful to ….. .
A) familiarize oneself with the events that are under consideration
B) find out first what sort of reader the writing was designed for
C) decide in advance whether the writer aims to instruct or to entertain
D) be well acquainted with the subject
E) examine the methods the writer employs to accomplish his aim
Paragrafımız kurgusal olamayan hikayelerin dayanadığı noktaları ve gerçek bigiler sunduğunu, ve daha sonra kurgusal olmayan bir hikayenin yazarının maksadını ve ne gibi insanlara yönelik yazdıklarını belirtmektedir. Paragrafın daha sonraki cümlelerinede size yönelik bir tavsiyede bulunuyor. Bu tavsiye şöyle “Eğer kurgusal olmayan bir hikayenin içinde yazarının uslubunu elde etmek için kullandığı teknikleri vs. incelerseniz okuduğunuzdan daha fazla yararlanabilirsinız.” Soru kökünde de bizden istenilen cevapta bu tavsiyedir. Bunu ifade eden “E” şıkkıdır.
EXMP:
Space camps are a response to the rapidly expanding discovery of space and to the fascination with the unknown which is such a deeply ingrained aspect of human nature. The birth of the space camp project, designed to educate young people about space, goes back to the year 1982. With the support of NASA, the camps aim to teach young people about the latest space technology and sciences in an entertaining atmosphere. They are America's most popular educational centres. Dr Werner von Braun, the scientist celebrated as the father of the Saturn V rocket, which carried the first manned flight to the moon, was the first person to put forward the idea of space camps.
As it is pointed out in the passage.......... .
A) man's knowledge of space grew immensely with the landing on the moon
B) space camps were set up as soon as space exploration began
C) the exploration of space has revealed nearly all the secrets of the universe
D) man has always felt attracted to the unfamiliar and the unexplored, such as space
E) the Saturn V rocket has been used for various purposes in the exploration of space
Yazar bazen doğrudan ana düşünceyi sunan cümleyi paragrafta kullanmayabilir, ancak okur paragrafı okuduğunda, yazarın ana düşüncesini kendisi tahmin eder. Ve ne demek istediğini kendisi çıkarır. Soru kökümüz paragrafta belitilen ana düşünceyi sorgulayan bir soru biçimi ve paragrafta belirtildiği gibi bir cevaba ulaşmamız lazım. Bu paragrafın ilk cümlesini okuduğumuzda yazar paragrafında temel düşüncesinin uzay kamplarının hızlı bir şekilde gerçekleşen uzay keşfinin ve insanoğlunun doğasında var olan bilinmeyene olan merakının sonucu olarak ortaya çıktığını dair bir ifade kullanıyor. Bizde okur olarak böyle bir sonuca ulaşabiliriz: insaoğlu uzay gibi bilinmeyen ve keşfedilmeyen şeye karşı meraklıdır veya ilgilidir. Bu ifade “D” şıkkında var.
(TONE AND ATTITUDE)
Yazar duygularını ve düşüncelerini paragrafın içine katar. Bazen düşüncesini paragrafın bir bölümünde değil de paragrafın bütününde izah eder ve sizden bunu düşünmenizi ister. Büyük çoğunlukla okuma parçaları size bilgiyi olumlu bir şekilde sunar ve yazarın düşüncesi tarafsızdır. Paragraftaki vurgu bilgi vericidir. Ama bununla birlikte, bazı paragraflarda yazar konu hakkında hislerini ya da düşüncelerini karşılaştırarak sunar. Bu durumda sizin yazarın duygularını ve görüşlerini ifade eden kelimelere bakmanız gerekir. Bu tür kelimeleri tanımanız sizin paragraftaki vurgu ve biçim ile ilgili soruları kolayca cevaplamanızı sağlar.
From the passage we can conclude that the narrator.............
Which of the following best describes the author's attitude toward punishment in the passage?
The passage emphasizes the point that....
In this paragraph the writer focus on.........
..........the idea put forward in the passage...................
.........which the narrator describes in the passage............
The author is complaining about............
The author of the passage warns cinema-goers that...............
The writer believes that the whalers' argument is...............
The idea supported in the passage is.................
I will never forget my first visit to Lascaux. It was a terribly hot July day in 1949, and I was 11 years old. My parents had decided to show me this prehistoric painted cave that had been discovered nine years earlier, and about which there was still so much talk. A newly built road let to the cave near Montignac in southwest France, and there we found a country fair atmosphere. There were buses, hundreds of visitors and people selling ice cream and postcards. There were long lines to buy tickets, long lines to enter the cave. I recall the smell of the pine trees and how many visitors suffered from the heat. After a long wait my parents and I passed through a monumental bronze door and into the semidarkness. We went down the stairs into the large chamber called the Han of the Bulls, which was 17 meters long, 7 meters wide and 6 meters high. The guide's flashlight lit the walls. Suddenly all around was a great parade of animals; the big bulls, the black horses, and red and black deer.
The cave which the narrator describes in the passage............ .
A) had not yet become a tourist attraction
B) was largely visited by local people
C) presents a vivid picture of what life was like in prehistoric times
D) had been open to the public for several decades
E) contained a great many wall paintings dating back to very ancient times
Soru kökünün yazarın paragrafta tanımladığı mağaranın özelikleri ile ilgili olduğunu anlıyoruz. Paragrafta yazar onbir yaşında iken asla unutamayacağı Lascaux gezisini ve izlenimlerini anlatıyor. Ailesinin ona tarih öncesi çağlara ait, dokuz yıl öncesinden keşfedilmiş bir mağaraya götürmeye karar verdiğini ve orada paragrafın sonunda belirttiği gibi duvarların üzerinde o çağlara ait resimlerin bulunduğunu ifade etmektedir. Mağaranın özeliklerini paragrafa göre tanımlayan “E” şıkkıdır.
EXMP:
Narrowly defined, fitness refers to the characteristics that enable the body to perform physical activity. These characteristics include flexibility of the joints, strength and endurance of the muscles, including the heart muscle, and a healthy body composition. A broader definition of fitness is the ability to meet routine physical demands with enough reserve energy to rise to a sudden challenge. This definition shows how fitness relates to everyday life. Ordinary tasks such as carrying heavy suitcases, opening a stuck window, or climbing four flights of stairs, which might strain an unfit person, are easy for a fit person. Still another definition is the body's ability to withstand stress, meaning both physical and psychological stresses. These definitions do not contradict each other; all three describe the same wonderful condition of the body.
The idea of fitness put forward in the passage..............
A) seems rather outdated and controversial
B) is complicated and contradictory
C) seems to ignore the ability to withstand stress
D) relates more to the sports enthusiasts than to ordinary people
E) includes not only physical fitness, but also the psychological one
Soru kökünde paragrafta formda kalma ile ilgili ileri sürulen düşünce sorulmaktadır. Bu düşünce, kişinin formda kalma özelikleri ile ilgili olan paragrafımızda çeşitli tanımlamalarla yapılmıştır. Altı çizili olan cümlede bir diğer tanımlamada vücudun kabiliyetinin strese dayanıklı olabilmesinin hem fiziksel hemde psikolojik strese dayanmak anlamına geldiği ifade edilmektedir. Ve bahsi edilen tanımlamaların birbirleriyle çatışmadığını ve vücudun ayni muhteşem kondisyonunu tanımladığını ifade eden son cümle bütün paragrafın düşüncesini desteklemektedir. Bütün bunları ifade eden şık “E” şıkkıdır.
EXMP:
The primitive story-teller, free from all considerations of form, simply told a tale. "Once upon a time", he began, and proceeded to narrate the story to his listeners, describing the characters when necessary, telling what they thought and felt as well as what they did, and adding comments and ideas of his own. The modern fiction writer is artistically more self-conscious. He realizes that there are many ways of telling a story; he decides upon a method before he begins, and may even set up rules for himself. Instead of telling the story himself, he may let one of his characters tell it for him; he may tell it by means of letters or diaries; he may confine himself to recording the thoughts of just one of his characters.
One important point made in the passage is that a modern writer, before he starts to write, … .
A) rarely thinks about the background of his story
B) chooses the main characters for his story
C) often decides exactly how he is going to tell his story
D) must make himself familiar with the period he is writing about
E) must decide which character can best tell the story
Paragrafımız ilk hikayecilerle modern olanların arasındaki karşılaştırma ile ilgilidir. Soru kökü modern hikayecilerle ilgili olduğundan dolayı, doğrudan onlarla ilgili bölümü dikkate almamız gerekli. Modern hikayecilerle ilgili bir çok nokta beliritilmiştir, ancak sorumuzda da bu noktalardan biri bizden istenmektedir. Bunlardan bir tanesi yazar hikayeye başlamadan önce yazacağı hikayenın biçimi hakkında karar vermesidir. Bu ifade “C” şıkkında var.
EXMP:
Nonfiction, unlike fiction, is based on real people and real events and presents factual information. A writer of nonfiction often sets out with a certain purpose in mind and directs the writing to a certain intended audience. For example, the writer may set out to explain, to persuade, or to entertain. The writer may direct the essay towards people already familiar with the subject or people who have little or no knowledge of it. You will gain more from reading nonfiction if you examine the techniques the writer uses to accomplish the purpose, the support the writer uses to back up the main idea, and the way the writer arranges the supporting information.
The point is made in the passage that, when reading nonfiction, it can be useful to ….. .
A) familiarize oneself with the events that are under consideration
B) find out first what sort of reader the writing was designed for
C) decide in advance whether the writer aims to instruct or to entertain
D) be well acquainted with the subject
E) examine the methods the writer employs to accomplish his aim
Paragrafımız kurgusal olamayan hikayelerin dayanadığı noktaları ve gerçek bigiler sunduğunu, ve daha sonra kurgusal olmayan bir hikayenin yazarının maksadını ve ne gibi insanlara yönelik yazdıklarını belirtmektedir. Paragrafın daha sonraki cümlelerinede size yönelik bir tavsiyede bulunuyor. Bu tavsiye şöyle “Eğer kurgusal olmayan bir hikayenin içinde yazarının uslubunu elde etmek için kullandığı teknikleri vs. incelerseniz okuduğunuzdan daha fazla yararlanabilirsinız.” Soru kökünde de bizden istenilen cevapta bu tavsiyedir. Bunu ifade eden “E” şıkkıdır.
EXMP:
Space camps are a response to the rapidly expanding discovery of space and to the fascination with the unknown which is such a deeply ingrained aspect of human nature. The birth of the space camp project, designed to educate young people about space, goes back to the year 1982. With the support of NASA, the camps aim to teach young people about the latest space technology and sciences in an entertaining atmosphere. They are America's most popular educational centres. Dr Werner von Braun, the scientist celebrated as the father of the Saturn V rocket, which carried the first manned flight to the moon, was the first person to put forward the idea of space camps.
As it is pointed out in the passage.......... .
A) man's knowledge of space grew immensely with the landing on the moon
B) space camps were set up as soon as space exploration began
C) the exploration of space has revealed nearly all the secrets of the universe
D) man has always felt attracted to the unfamiliar and the unexplored, such as space
E) the Saturn V rocket has been used for various purposes in the exploration of space
Yazar bazen doğrudan ana düşünceyi sunan cümleyi paragrafta kullanmayabilir, ancak okur paragrafı okuduğunda, yazarın ana düşüncesini kendisi tahmin eder. Ve ne demek istediğini kendisi çıkarır. Soru kökümüz paragrafta belitilen ana düşünceyi sorgulayan bir soru biçimi ve paragrafta belirtildiği gibi bir cevaba ulaşmamız lazım. Bu paragrafın ilk cümlesini okuduğumuzda yazar paragrafında temel düşüncesinin uzay kamplarının hızlı bir şekilde gerçekleşen uzay keşfinin ve insanoğlunun doğasında var olan bilinmeyene olan merakının sonucu olarak ortaya çıktığını dair bir ifade kullanıyor. Bizde okur olarak böyle bir sonuca ulaşabiliriz: insaoğlu uzay gibi bilinmeyen ve keşfedilmeyen şeye karşı meraklıdır veya ilgilidir. Bu ifade “D” şıkkında var.
