Had better + V1
Bu yapı Türkçeye 'yapsan iyi olur' anlamına çevrilebilir.-
We had better watch a quiz show on TV tonight.
-
(Bu gece televizyonda bilgi yarışması izlesek iyi olur.)
-
We’d better leave now or else we’ll miss the 9 o’clock train.
-
(Şimdi ayrılsak iyi olur yoksa saat 9 trenini kaçıracağız.)
-
You’d better not say anything
-
(Hiçbir şey söylemesen iyi olur.)
”Had better” tavsiyelerde kullanılır. ”should” ve ”ought to” ya göre daha kuvvetli bir yapıdır. ”Present ve Future” anlamında kullanılır.
-
We had better review all subjects before the quiz exam.
-
(Quiz sınavından önce tüm konuları tekrar etsek iyi olur.)
”Had better” ın olumsuz şekli ”had better not” tır. Olumsuz soru şeklinde ”hadn’t better” şeklinde kullanılabilir.-
You had better not take these pills so often.
-
(Sen bu ilaçları bu kadar sık almazsan iyi olur. )
-
Jessy hadn't better eat faaty food. She is overweight.
-
(Jessy yağlı yemekler yemezse iyi olur. O fazla kiloludur.)
”Had better” ile soru sorarken Had ile özne yer değiştirir.-
Had we better leave a note for the delivery guy to take the parcel next door?
-
(Teslimatçı için yandaki paketi bitişikten alması için bir not bıraksak iyi olur mu?)
-
Hadn’t we better ring the school and tell them Liam is sick?
-
(Okulu arayıp, onlara Liam'ın hasta olduğunu söylememiz iyi olmaz mıydı?)
-
Had we better not shut off electricity first?
-
(Önce elektriği kapatsak iyi olmaz mıydı?)