Be going to

BE GOING TO :

“Be going to” bir gelecek zaman formudur ve “shall” ve “will” yerine kullanılır.

Kullanılış Yerleri :

“be going to” yapısı gelecekte yapmağa niyet ettiğimiz ve önceden planladığımız eylemleri dile getirmek için kullanılır. Bu söz dizilerinde “be going to” formu yerine shall" ve “will” yardımcı fiilleri de kullanılır. Ancak, önceden yapılan bir plan gibi anlamları olmaz. “be going to” formu ile yaygın bir şekilde kullanılan Zaman Zarfları (adverb of time) şunlardır:
  • now                this afternoon             next week
  • today              this month                  next year
  • tonight            this year                     tomorrow
  • this week        next month
Your father is going to buy a new car tomorrow.
(Baban yarın yeni bir araba satın alacak.)
I am going to see the headmaster tomorrow.
(Yarın okul müdürünü göreceğim.)
I am going to tell you an interesting story now.
(Şimdi size ilginç bir hikâye anlatacağım.)
Are you going to wait here until Jane comes back?
(Jane dönene kadar burada bekleyecek misin?)

Gelecekte yapmaya niyet ettiğimiz önceden kararlaştırılmış ve hatta bunun için bazı hazırlıklar yapılmış olan eylemleri dile getirmek için “be going to” yapısı kullanılır.

I have bought some bricks: I am going to build a garage.
(Bir miktar tuğla satın aldım, bir garaj inşa edeceğim.)

Tom has got the axe from his neighbour; he is going to chop some wood.
(Tom komşudan baltayı aldı, biraz odun yaracak.)

Mary is going to get married next month. She is getting the invitations ready.
(Mary gelecek ay evlenecek. Davetiyeleri hazırlıyor.)

“Be going to” yapısı gelecekte ne zaman olacağı belli olmayan eylemleri dile getirmek için kullanılır. Bu anlamda kullanıldığı zaman daha çok yakın geleceği ilgilendirir.

I am going to read you some of my poems.
Mustafa is going to lend me his bicycle.
I Wait here. I am going to bring you one of my books.

“Be going to” yapısı başkalarına karşı duymuş olduğumuz acıma ve sevgi hislerimizi anlatmak için kullanılır. Bu anlamda bu form yakın geleceği gösterir:

Your grandfather is very ill; I am afraid he is going to die.
Look how that boy trembles. I am afraid that he is going to be sick.

“Be going to” yapısı herhangi bir olayın olacağını kesin olarak belirten işaretler varsa ve biz bundan bir sonuç çıkartıyorsak, bunu anlatmak için kullanılır. Bu form aynı zamanda kuvvetli olasılıkları da gösterir :

Look at that blind man, he is going to fall into the ditch.
I think I am going to be sick; because I have mixed up all kinds of food and drinks.
You had better take your umbrella. It is going to rain before you go out.
Tom is going to find himself in trouble one of these days.
I haven't worked hard this term; I am afraid I am not going to pass the examination.

“Be going to” yapısı başkalarına yaptırmağa azmettiğimiz eylemleri dile getirmek için kullanılır :

My son is going to sit still and behave very kindly towards you.
Oğlum sessiz oturacak ve size karşı çok nazik davranacaktır.

The children are going to get up early.
Çocuklar erken kalkacaktır (kalkması sağlanacaktır.)

“Be going to” yapısı “be about to: -mek/mak üzere” anlamında diğer bir gelecek zaman formu yerine kullanılır :

Martha is going to win the race.
Martha is about to win the race.
Martha yarışı kazanmak üzere.

The children are going to jump into the water.
The children are about to jump into the water.
Çocuklar suya atlamak üzereler.

“Be going to” yapısı konuşma sırasında ya da çok yakında mutlaka olacağını sezdiğimiz bir eylemi ya da bir tehlikeyi dile getirmek için kullanılır. Buna İngilizcede “Imminent Future” denir.

I have to pull the tooth out. It is going to hurt you a little, so be brave.
(Dişi çekmek zorunda kalacağım. Biraz canın acıyacak, bu nedenle cesur ol.)

You are going to fall down, if you are not careful.
(Dikkat etmezsen düşersin.)

Lie down! That man is going to shoot you.
Look out! That child is going to fall into the lake.

“Be going to” yapısı ikinci tekil ve çoğul şahıslarda bir soruyu ya da bir hayreti dile getirmek için kullanılır bu yapı içinde “surely” yaygın bir şekilde kullanılır:

Are you going to eat that junk?
(Şu berbat şeyi mi yiyeceksin? (hayret gösterir))

Are you going to get married to that old man?
(Bu yaşlı adamla mı evleneceksin?)

Surely you are not going to put him to bed so soon.
(Elbette onu bu kadar erken yatırmayacaksın, değil mi?)

Surely you are not going to spend all your money on this wreck!
(Elbette bütün paranı bu hurdaya harcamayacaksın, değil mi?)

“Be going to” yapısı “Past Tense” ile kullanılırsa geçmişte gerçekleşmemiş bir planı vey hazırlığı dile getirir :

We were going to visit you yesterday evening, but Sam and his wife dropped in.
(Dün akşam sizi ziyaret edecektik, fakat Sam ve eşi uğradı.)

We were going to play football, but it was rained hard.
Mike was going to change his job, but he didn't as he got pay rise.
My father was going to give up smoking, but he couldn't.


“Be going to” yapısı “Past Tense” olarak Yan Cümleciklerde (subordinate clause) kullanıldığı zaman Geçmişte Gelecek (Future in the Past) anlamına gelir, olumsuz bir anlam taşımaz :

John didn't know that he was going to run into the bus and have accident.
Mary said that she was going to learn German as his company would send her Germany.

“Be going to” yapısı olumsuz cümlelerde yapmak istemediğimiz ya da başka kimselerin yapmasına izin vermediğimiz eylemleri dile getirmek için kullanılır :

The students are not going to cheat me again.
I won't let the children to cheat me again.
(Öğrencilerin tekrar beni aldatmasına izin vermeyeceğim.)

I am not going to answer your question.
(Sorularına yanıt vermek istemiyorum. (vermeyeceğim))

My father is not going to treat me like a child.
(Babamın bana çocuk gibi davranmasına izin vermeyeceğim.)

They are not going to make a fool of me.
(Beni aptal yerine koymalarına izin vermeyeceğim.)

“Be going to” yapısı, Koşul Cümleciklerinde (conditional clause) gelecekte mutlaka yapılacak eylemleri dile getirmek için kullanılır.

If you are going to buy this car, you will be sorry afterwards.
(Bu otomobili satın alacaksan sonra üzülürsün.)

You had better learn Spanish if you are going to live inSpain.
(Eğer İspanya'de yaşayacaksan (yaşayacağına göre) İspanyolca öğrensen iyi olur.)

“BE GOING TO” YAPISININ DIĞER BAZI ÖZELLIKLERI :

“be going to” yapısı genellikle “go” ve “come” fiilleri ile kullanılmaz. Ancak Amerikan İngilizcesinde bu fiillerle kullanılış şekli yaygındır. İngiliz ingilizcesinde bu cümle daha çok “The Present Continuous” ile kurulur :

I am going to go to the cinema tonight. (AMEng.)
Bu gece sinemaya gideceğim.

I am going to the cinema tonight. (BREng.)
Bu gece sinemaya gidiyorum.

Garry is going to come to istanbul next week. (AMEng.)
Garry gelecek hafta İstanbul'a gelecek.

Garry is coming to istanbul next week. (BREng.)
Garry gelecek hafta İstanbul'a geliyor.

“Be going to” yapısı bir kimsenin niyetinden söz edilmezse kullanılmaz :

If you visit India, you will see many strange things there.
(Hindistan’e giderseniz orada birçok garip şey göreceksiniz.)

Yukarıdaki cümlede “will” yerine “be going to”yapısını kullanamayız. Çünkü Hindistan’a gidecek olan kişi istese de istemese de orada birçok tuhaf şey görecektir. Biz bu kimsenin niyetinden söz edemeyiz.

Salima says that she is going to speak nothing but English when she goes to England.
(Salima İngiltere'ye gittiği zaman İngilizceden başka hiç bir şey konuşmayacağını söylüyor.)

Bu cümlede “be going to” yapısı kullanılmıştır. Çünkü burada Salima’nın niyetinden söz edebiliriz.

Örneğin evinizde eşiniz size “There isn't any eggs in the house : Evde hiç yumurta yok.” dese, duruma göre siz ona iki şekilde cevap verirsiniz:

a. Eğer siz eşinizin bu sözünden daha önce evde yumurta olmadığını anlamış ve almaya karar vermişseniz bunu “be going to” yapısını kullanarak dile getirirsiniz.

Yes, I know. I am going to buy some egss when I go out.
Evet biliyorum. Dışarı çıktığımda bir kaç yumurta satın alacağım.

b Eğer siz eşinizin bu sözünden daha önce evde yumurta olmadığını bilmiyorsanız ve yumurta satın almak için kararınızı hemen verirseniz bunu “will” ile dile getirirsiniz:

All right, I will buy some eggs when I go out.
Pekala, dışarı çıktığımda bir kaç yumurta alacağım (alırım).


Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski